Sevgiliyi Etkileyen Sözler, Etkileyici Aşk Sözleri
Sevgiliyi Etkileyen Güzel Sözler
Aşk kaçmaktan çok kovalamak, görmekten çok özlemek, gitmekten çok beklemek, dokunma.
Ne varsa aradığım bil ki sende bulmuşum. Senden öncesi yoktu seninle var olmuşum.
Sende bütün umutlar sende bütün duygular, beni bende arama ben artık sen olmuşum.
Karanlık aydınlıktan, yalan gerçekten kaçar. Güneş yalnız olsa da etrafa ışık saçar.
Üzülme doğruların kaderidir yalnızlık, kargalar sürüyle, kartallar yalnız uçar.
Alaca karanlığı sevmem ben, ya gündüz olmalı ya gece. Kurşun ya alnından vurmalı ya da namluda kalmalı. Yar dediğin ya senin gibi olmalı ya da hiç olmamalı.
Güneşin ilk ışıkları gününü aydınlattığında ve içinde doğan nedensiz sevinci biriyle paylaşmak istediğinde, pencereni aç yeter. Ben o tatlı sessizlikte seninleyim!
Kar tanesi eriyip dudaklarına indiğinde ve o bir damlanın serinliğini biriyle paylaşmak istediğinde yüzünü rüzgâra dön yeter. Ben o rüzgârda olacağım.
Neden zor bu kadar seni sevmek ve bulamamak, dokunmak istedikçe uzaklaşmak, düşündükçe unutmak, neden bu kadar zor seni sevdiği halde söyleyememek, hep bir şeyler gizlemek, sana sahip olacağım yerde seni kaybetmek.
Yine sıçrayarak uyandım uykumdan, ağlayasıya özlemiştim seni, bir özlem ki birikmişti gözkapaklarımda, dokunsalar ağlayacaktım inan, neye yarar gökyüzünde güneş, sen yokken yanımda.
Sana en muhtaç olduğum şu anda gel. Yaşamak olsan da gel, ölüm olsan da gel.
Bil ki düşmek değildir insanları üzen.
Elinden tutar gibi yapıp aslında itenlerdir insanı hayata küstüren.
Aslında bütün insanları sevebilirdim, sevmeye ilk senden başlamasaydım.
Öyle çok yanar ki için dünyadaki bütün suçları işlediğini sanırsın. Oysa sadece sevmişsindir.
Sus be yüreğim! Ben de biliyorum özlediğimi. Sus da, bilmesin özlendiğini.
Ey gönül. Aşkı arama. İnan ki ararken kaybolursun. Bulduğunda ya veli ya da deli olursun.
Dünde, bugünde, yarında? Yüreğin kadar yanındayım.
Kendini yalnız hissettiğinde elini kalbine koy; ben hep ordayım!
Bataryası zayıf rüyalarımızın kapsama alanı dışında kalan kesimlerine şebeke hatası sebebiyle ulaşamadık. Simdi yüreğimde fule çeken hatlarımla seni çok seviyorum.
Yıllar vardır nasıl geçtiğini bilmezdim, bir gün vardır yaşamın anlamını değiştirdi bana dair; hissetmediğimi, bilmediğimi yaşattı, iste o ani senle yaşadım senle sevdim.
Yanında benden yakın başka biri de olsa, her şeyi inkâr etmiş inandırmış olsan da ve ona duygulanmış sevdalanmış olsan da, biliyorum bu gece beni düşüneceksin.
Sen elimden tutunca, deniz basardı içimi. Sen elimden tutunca, yüreğim yeşil yosunlara takılıp günlerce dip akıntılarının peşi sıra gitmek isterdim.
Yağmur başladı…. Gelse de ıslansak dediği biri olmalı insanın….
Seni benim kadar sevenler, sana benim kadar hasret kalsın.
Gün bir gün, sevdalanmış geceye gecede yakamoz düşürmüş denize o günden bugüne geceyle gündüz ayrılmaz olmuş ta ki güneş tutulup gölge düşürene dek sevdalara.
Gece midir insani hüzünlendiren, yoksa insan mıdır hüzünlenmek için geceyi bekleyen?
Gece midir seni bana düşündüren yoksa ben miyim seni düşünmek için geceyi bekleyen?
Ne insanlar tanıdım yıldızlar gibiydiler, hepsi göklerdeydi parlıyordu.
Ama ben seni, güneşi seçtim. Ve bir güneş için bin yıldızdan vazgeçtim.
Yalanlar bitmez dudaklar susmayınca sevgi olmaz gözler ışıl ışıl bakmayınca.
Önce düştüğümde kalkmayı öğrendim sonra aleve dokunduğumda acıyı sevmeyi öğrendim sevilmeyi sonra terk edilip beklemeyi sayende unutulmayı da öğrendim her şeyi öğrendim de yalnız unutmayı öğrenemedim.
Sert rüzgârlar karanlık geceleri severmiş, aynen benim seni sevdiğim gibi.
Ben seni dün sevmedim, çünkü dün bitti. Ben seni bugün sevmedim çünkü bugün bitecek. Ben seni yarın sevdim çünkü yarınlar hiç bitmeyecek.
Sevgimiz yavaş yavaş süzülen çisil yağmur gibi ama ırmakları taşıran cinsten.
Okyanusta ölmez de insan, gider bir kaşık sevdada boğulur….
Ey sevgili, ilacım da sensin, çarem de sensin. Yüz parça olmuş gönlümün nuru da sensin. Çaresiz gönlüm de, senden başka ne varsa hepsi yok oldu. Beni kimsesiz bırakma! Gel!
İkiden bir çıkınca bir kalırmış. Yalan! Sen gidince ben kalır mıyım sanıyorsun?
Ölsen bile benden kurtulamazsın. Kefen olur bedenini sararım.
Yağmur olur üzerine yağarım. Çiçek olur mezarında açarım.
Ölsen bile benden kurtulamazsın.
Ben utangaç bir kalbi taşırım geceden. Ben sana âşık olduğumu, ölsem söyleyemem.
Sen benim en kıymetlimsin, en güzel vazgeçilmezimsin.
Sevmekle bitmeyenimsin, sen benim hakikatlimsin.
En derin, en içimdesin, sen benim en güzel derdimsin….
Sen güllere özenme güller sana özensin, üzme tatlı canını sen güllerden de güzelsin.
Bir gülüş kadar özgür özgürlük kadar vazgeçilmezsin gülüm sen her şeye değersin.
Dur ve dinle. Duyduğun her ayak sesi benim olabilir.
Çalan her zilde benim parmağım kalmıştır.
Perdeleri ardına kadar kapatma belki karşı binanın çatısında sana el sallayan ben olabilirim.
Sevgili binlerce insan arasından gönül gözüyle görüp ayrı bir kimlik verdiğimizdi Her sözü büyü olan, dokunduğu her şeyi kutsallaştıran muhteşem insandı.
En derin denizlerde boğula boğula becerirsin tek bir nefesle yaşamayı.
Değişti artık devir, çıktı işler rayından, karnı tok olup ‘küfür’ edeni de var….
Karnı aç olup ‘şükür’ edeni de.
Ne kadar okursan oku, bilgine, yakışır şekilde davranmıyorsan cahilsin demektir.
Ağlıyordum. O gidenler, “Sen iyi bir insansın” diyordu.
Ve hiçbiri de aslında; iyi insan sevmiyordu.
Kariyer yapmak harika! Ama soğuk gecelerde kariyerinize sarılıp yatamazsınız.
Ben sana mecburum bilemezsin, adını mıh gibi tutuyorum aklımda İçimi seninle ısıtıyorum bir yaşamak düşünsem “sus” deyip adınla başlıyorum.
Üstüne seviyorum yazdığım bir kâğıttan, sandal yapıyor, dereye bırakıyorum. İster yüzsün, ister batsın, ister bir çalıya takılsın o kağıt sandal, hep derenin bir yerinde olacak biliyorum.
Utanırım, söyleyemem yaşadığım yalnızlığı, kelimeler yetmiyor ki, bu mu sevda dedikleri.
Rüyalarını gül yapraklarıyla yatağını papatyalarla süsledim, üzerini sevgiyle örtüp tüm kâbusları aldım ki en güzel rüyaları sen göresin.
Kalem olsa dünyadaki bütün ağaçlar ve bütün denizler mürekkep olsa senin şiirini yazamam yine de.
Çıkarsız sevdim seni, üşürken ısınmaya hasret gecelerde.
Yalansız sevdim seni, ölüme esen sabah yellerinde….
Tek kişilik miydi ki bu şehir, sen gidince bomboş kaldı.
Sen benim yaşama sebebimsin, benim son nefesimsin, sebepsiz gözyaşlarım, kurduğum tek hayalimsin sen benim cennetimsin.
Bazen öyle biri gelir ki, bütün gidenlere teşekkür edersin.
Ah benim sevdasında bencil; ama yüreğinde sağlam sevdiğim.
Aklıma gelişini seveyim, ne güzel darma duman ediyorsun beni.
Sahi neydi o kural! Sevince mi kaybediyorduk? Kaybedince mi seviyorduk….
Bir isteğim var sadece senden, onun kokusunu al getir, onu saçlarını al getir, hatta mümkünse onu al getir bana rüzgâr.
Varsın iki göz odalı bir evimiz olmasın, yeter ki senin iki gözün bende olsun….
Hadi gel tut hadi gel tut ellerimi! Benimle yan! Benimle meydan oku her çaresizliğe!
Benimle uyu benimle uyan. Birlikte varalım nice yıllara….
Gitmekle gidilmiyor ki…. Gitmekle gitmiş olamazsın; gönlün kalır, aklın kalır, anıların kalır.
Dava; Bir aşk hikâyesi, Davacı; Yalnızlık, Davalı; Ayrılık, Şahit; Yeminler, Suçlu; Sevgilim, Ceza; Sonsuza dek seveceğim.
Kimse kimseyi unutmuyor ama asla karşı tarafın istediği biçimde hatırlamıyor.
Anlamını yitirdi de her şey, sadece sevgiler ve sevdiklerimizden ayrılmak hala neden acıtır insanın içini.
Sadece yanında olmak bile, bu dünyada başıma gelen en güzel şeydi.
Seni niye mi seviyorum geçmişin içinde kaybolmuş beni yeniden hayata döndürdüğün için çok ama çok seviyorum.
Kurbağayı koltuğa oturtsan yine çamura atlar.
Hayatın en güzel anı her şeyden vazgeçtiğiniz zaman sizi hayata bağlayan biri olduğunu düşündüğünüz andır.
Sevgili binlerce insan arasından gönül gözüyle görüp ayrı bir kimlik verdiğimizdi her sözü büyü olan, dokunduğu her şeyi kutsallaştıran muhteşem insandı.
Sadece sevin ama sadece sevin, hiç bir şey beklemeden sevin, hem de umarsızca sevin. Sadece sevsek ama sadece sevsek, hiçbir şey beklemeden sevsek, hem de umarsızca sevsek ne kaybederiz.
Bulutlara yükledim özlemimi; şimşeklerle çaktırdım sevgimi; yağmurlar yağdırdım gözyaşlarımla; küçük melekler gönderdim seni öpmeye geldiler mi?
Ben asla ağlamam deyip her gece yatağa yattığında aklına o gelip gözünden iki damla yaş süzülüyorsa eğer utançla işte o zaman âşıksın demektir.
Kar tanesi eriyip dudaklarına indiğinde ve o bir damlanın serinliğini biriyle paylaşmak istediğinde yüzünü rüzgâra dön yeter. Ben o rüzgârda olacağım.
Seni ne kadar sevdiğimi anlamak istiyorsan; yağan her yağmur damlasını yakalamaya çalış. Yakalayamadığın her yağmur damlası seni ne kadar sevdiğimin ispatıdır.
Güneşin ilk ışıkları gününü aydınlattığında ve içinde doğan nedensiz sevinci biriyle paylaşmak istediğinde, pencereni aç yeter. Ben o tatlı sessizlikte seninleyim!
Gökyüzünde bir yıldız seç büyük ve parlak olsun yanında bir yıldız daha seç büyük ve parlak olması önemli değil senin yanında olsun yeter.
Eğer onun için her şeyi göze alıyorsan, onu her an düşünüyorsan, onun için ağlıyorsan senin için tekse senin için her şeyden değerliyse, onun bir gülmesi senin için dünyalar demekse.
Siz âşıksınız.
Azıcık vicdanın varsa, azıcık kalbinde sevgiye yer, şu garibe acı ne olur, beni birazcık sev.
Ölüm gelir başım üstüne, çekerim bin dert dert üstüne, dayanırım inan her şeye ama sensiz olamam.
Ömür dediğin gelip geçiyor da kalan sadece sevgidir, sevgi.
Eğer sevdiğin seni terk etmişse onu kendi haline bırak eğer sana dönerse zaten senindir, sana dönmezse zaten hiçbir zaman senin olmamıştır.
Gökyüzünde bir yıldız seç büyük ve parlak olsun yanında bir yıldız daha seç büyük ve parlak olması önemli değil senin yanında olsun yeter.
Gönlümü sana verdim zalim sevgili, al tepe tepe kullan.
Kurnaz insanlar, okumayı küçümserler, basit insanlar ona hayran olurlar akıllı insanlar ise ondan faydalanırlar.
Seni bir goncayken sevdim, şimdi gül oldun, seni bir yağmur damlasıyken sevdim şimdi göl oldun, ben mi? ben bu çöldeyim şimdi, sende serabım hiç dokunamadığım.
Zaman geçtikçe daha çok bağlanıyorum sana, bir gün bir yerde bir şekilde yollarımızın ayrılacağını bilsem de, nerede olduğunu öğrenmesem de, yaşayacaksın hep içimde.
Gün bir gün sevdalanmış geceye, gecede yakamoz düşürmüş denize, o günden bugüne geceyle gündüz ayrılmaz olmuş, ta ki güneş tutulup, gölge düşürene dek sevdalarına.
Sen her zaman nerede olursam olayım, ne düşünürsem düşünüyüm her an kalbimdesin, seni ne kadar sevdiğimi kelimeler ile anlatamam, ama şunu bil seni seviyorum.
llık bir rüzgâr esti, nereden geldi bilmiyorum. Nereye gidiyorsun diye sordum özlenen her şeye dedi o an aklıma sen geldin çünkü özlenen bir tek sendin.
Benim şiirlerim çay kokar, düşlerim sade sen. Demlikte nefesin, bardakta gamzen.
Öyle bir gel demelisin ki, mesafeler anlamını yitirmeli.
Aşk davaya benzer, cefa çekmek de şahide. Şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki!
Başını göğsüme yasladığında tek bir düşmanım vardır; geçip giden zaman.
Bugün dünyayı istediğin renge boya, bu rengi insanlara tüm sevginle dağıt, kendini sevginin bir rengi diye tanıt, çünkü senin varlığın sevgiye en güzel kanıt.
Giden gitmiş, hüznü ayaklandırmak boşuna.
Yaprak döken gençliğimin satır aralarında altı kırmızıyla çizilmiş ve tırnak içine alınmış suskunluğumun baş harflerisin.
Aşkımıza nokta koyma; sana bir kucak dolusu virgül getirdim!
Seni düşünür, seni özlerim, sevgilerin özlemlerin derinliğinde ne olur kir şeytanin bacağını birken beni hatırla, bir sonbahar serinliğinde.
Sevgiliyi aylarca göremeyen aşığa, sevgili için akan gözyaşı bile güzeldir.
Sen bazen en zifiri karanlık gecemin güneşi, sen bazen yaşanacak hayatin cesaret verecek mutluluk yani, sen bazen ve her zaman sevgimin tek nedeni.
Gülerek başlayan sevgimiz birlikte ölerek devam etsin aşkım benim.
Biz birbirimize dönmüş iki ayna gibiyiz.İçimizde binlerce olsa da görüntümüz biz sadece birbirimizi görürüz.
Kalbinin güzelliği yeter bana görsel güzellik kalsın arkada.
Rüyaların en güzelini görürken Allah’ın seni koruması için gönderdiği meleğin kanatları öyle büyük olsun ki; en masum anında sana kimseler zarar veremesin.
Seninle her rengin anlamına varıyorum bebeğim dünyamı renklendiren sevgilim.
Önce düştüğümde kalkmayı, sonra aleve dokunduğumda acıyı, sevmeyi öğrendim, sevilmeyi, her şeyi öğrendim de yalnız seni unutmayı öğrenemedim.
Dünyan öyle bir kararsın ki, seni aydınlatan tek ışık gözlerim olsun.
Bir gün bir rüzgâr eserse oralara. Benim sana olan sevgimi fısıldarsa kulağına unutma sende bana bir tutam sevgi yolla.
Kör oldu gözlerim sayende görmüyorum kimseyi bu âlemde seviyorum seni delice.
Sarı giyer güneş olursun, mavi giyer deniz olursun, siyah giyer matem olursun, kim bilir belki bir gün, beyaz giyer benim olursun.
Eğer beni bu sokakta, bu semtte, bu şehirde bulamazsan sevgilim bil ki ben, gözlerinin daldığı yerdeyim.
Güneşi seviyorum diyorsun güneş açınca gölgeye kaçıyorsun.
Yağmuru seviyorum diyorsun yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun.
Korkuyorum sevgilim çünkü beni de sevdiğini söylüyorsun!
Kır kalemin ucunu. Bundan sonraki yolculuğumuz aşk yolculuğudur.
Aşkı kalem yazmaz ki kitaplarda bulasın.
Aşık olduğun zaman ilk görüşte değil, her görüşte aşık olacaksın….
Yüreğim hafif ıslaktır benim kuytu köşelerde ağlamaktan ve rengi hafif uçuktur kurusun diye kaç kez güneşe asmaktan.
Aşktın sen, gidişinden bildim seni….
Tabaklarda kalan son kırıntılar gibiydi sana olan sevgim.
Sen beni hep bıraktın; bense hep arkandan ağladım.
Allah’ım bana bir yol göster, ona çıksın….
Birinin gözlerine bakmak, onun rüyalarına girmeyi göze almak demektir.
Sevmeye kabiliyetin yoksa o gözlere bakmayacaksın.
Bir şiir yaz bana içinde alabildiğince mutluluk olsun ayın gölgesinde unutulan sevgi tohumlarıyla yeşere dursun veya bir şarkı söyle özlemimdeki sevgiliyi anlatsın yağan yağmurlarla ıslanan bedenimi parlayan gözleriyle kurulasın.
Aşk kaçmaktan çok kovalamak, görmekten çok özlemek, gitmekten çok beklemek, dokunma.
Ne varsa aradığım bil ki sende bulmuşum. Senden öncesi yoktu seninle var olmuşum.
Sende bütün umutlar sende bütün duygular, beni bende arama ben artık sen olmuşum.
Karanlık aydınlıktan, yalan gerçekten kaçar. Güneş yalnız olsa da etrafa ışık saçar.
Üzülme doğruların kaderidir yalnızlık, kargalar sürüyle, kartallar yalnız uçar.
Alaca karanlığı sevmem ben, ya gündüz olmalı ya gece. Kurşun ya alnından vurmalı ya da namluda kalmalı. Yar dediğin ya senin gibi olmalı ya da hiç olmamalı.
Güneşin ilk ışıkları gününü aydınlattığında ve içinde doğan nedensiz sevinci biriyle paylaşmak istediğinde, pencereni aç yeter. Ben o tatlı sessizlikte seninleyim!
Kar tanesi eriyip dudaklarına indiğinde ve o bir damlanın serinliğini biriyle paylaşmak istediğinde yüzünü rüzgâra dön yeter. Ben o rüzgârda olacağım.
Neden zor bu kadar seni sevmek ve bulamamak, dokunmak istedikçe uzaklaşmak, düşündükçe unutmak, neden bu kadar zor seni sevdiği halde söyleyememek, hep bir şeyler gizlemek, sana sahip olacağım yerde seni kaybetmek.
Yine sıçrayarak uyandım uykumdan, ağlayasıya özlemiştim seni, bir özlem ki birikmişti gözkapaklarımda, dokunsalar ağlayacaktım inan, neye yarar gökyüzünde güneş, sen yokken yanımda.
Sana en muhtaç olduğum şu anda gel. Yaşamak olsan da gel, ölüm olsan da gel.
Bil ki düşmek değildir insanları üzen.
Elinden tutar gibi yapıp aslında itenlerdir insanı hayata küstüren.
Aslında bütün insanları sevebilirdim, sevmeye ilk senden başlamasaydım.
Öyle çok yanar ki için dünyadaki bütün suçları işlediğini sanırsın. Oysa sadece sevmişsindir.
Sus be yüreğim! Ben de biliyorum özlediğimi. Sus da, bilmesin özlendiğini.
Ey gönül. Aşkı arama. İnan ki ararken kaybolursun. Bulduğunda ya veli ya da deli olursun.
Dünde, bugünde, yarında? Yüreğin kadar yanındayım.
Kendini yalnız hissettiğinde elini kalbine koy; ben hep ordayım!
Bataryası zayıf rüyalarımızın kapsama alanı dışında kalan kesimlerine şebeke hatası sebebiyle ulaşamadık. Simdi yüreğimde fule çeken hatlarımla seni çok seviyorum.
Yıllar vardır nasıl geçtiğini bilmezdim, bir gün vardır yaşamın anlamını değiştirdi bana dair; hissetmediğimi, bilmediğimi yaşattı, iste o ani senle yaşadım senle sevdim.
Yanında benden yakın başka biri de olsa, her şeyi inkâr etmiş inandırmış olsan da ve ona duygulanmış sevdalanmış olsan da, biliyorum bu gece beni düşüneceksin.
Sen elimden tutunca, deniz basardı içimi. Sen elimden tutunca, yüreğim yeşil yosunlara takılıp günlerce dip akıntılarının peşi sıra gitmek isterdim.
Yağmur başladı…. Gelse de ıslansak dediği biri olmalı insanın….
Seni benim kadar sevenler, sana benim kadar hasret kalsın.
Gün bir gün, sevdalanmış geceye gecede yakamoz düşürmüş denize o günden bugüne geceyle gündüz ayrılmaz olmuş ta ki güneş tutulup gölge düşürene dek sevdalara.
Gece midir insani hüzünlendiren, yoksa insan mıdır hüzünlenmek için geceyi bekleyen?
Gece midir seni bana düşündüren yoksa ben miyim seni düşünmek için geceyi bekleyen?
Ne insanlar tanıdım yıldızlar gibiydiler, hepsi göklerdeydi parlıyordu.
Ama ben seni, güneşi seçtim. Ve bir güneş için bin yıldızdan vazgeçtim.
Yalanlar bitmez dudaklar susmayınca sevgi olmaz gözler ışıl ışıl bakmayınca.
Önce düştüğümde kalkmayı öğrendim sonra aleve dokunduğumda acıyı sevmeyi öğrendim sevilmeyi sonra terk edilip beklemeyi sayende unutulmayı da öğrendim her şeyi öğrendim de yalnız unutmayı öğrenemedim.
Sert rüzgârlar karanlık geceleri severmiş, aynen benim seni sevdiğim gibi.
Ben seni dün sevmedim, çünkü dün bitti. Ben seni bugün sevmedim çünkü bugün bitecek. Ben seni yarın sevdim çünkü yarınlar hiç bitmeyecek.
Sevgimiz yavaş yavaş süzülen çisil yağmur gibi ama ırmakları taşıran cinsten.
Okyanusta ölmez de insan, gider bir kaşık sevdada boğulur….
Ey sevgili, ilacım da sensin, çarem de sensin. Yüz parça olmuş gönlümün nuru da sensin. Çaresiz gönlüm de, senden başka ne varsa hepsi yok oldu. Beni kimsesiz bırakma! Gel!
İkiden bir çıkınca bir kalırmış. Yalan! Sen gidince ben kalır mıyım sanıyorsun?
Ölsen bile benden kurtulamazsın. Kefen olur bedenini sararım.
Yağmur olur üzerine yağarım. Çiçek olur mezarında açarım.
Ölsen bile benden kurtulamazsın.
Ben utangaç bir kalbi taşırım geceden. Ben sana âşık olduğumu, ölsem söyleyemem.
Sen benim en kıymetlimsin, en güzel vazgeçilmezimsin.
Sevmekle bitmeyenimsin, sen benim hakikatlimsin.
En derin, en içimdesin, sen benim en güzel derdimsin….
Sen güllere özenme güller sana özensin, üzme tatlı canını sen güllerden de güzelsin.
Bir gülüş kadar özgür özgürlük kadar vazgeçilmezsin gülüm sen her şeye değersin.
Dur ve dinle. Duyduğun her ayak sesi benim olabilir.
Çalan her zilde benim parmağım kalmıştır.
Perdeleri ardına kadar kapatma belki karşı binanın çatısında sana el sallayan ben olabilirim.
Sevgili binlerce insan arasından gönül gözüyle görüp ayrı bir kimlik verdiğimizdi Her sözü büyü olan, dokunduğu her şeyi kutsallaştıran muhteşem insandı.
En derin denizlerde boğula boğula becerirsin tek bir nefesle yaşamayı.
Değişti artık devir, çıktı işler rayından, karnı tok olup ‘küfür’ edeni de var….
Karnı aç olup ‘şükür’ edeni de.
Ne kadar okursan oku, bilgine, yakışır şekilde davranmıyorsan cahilsin demektir.
Ağlıyordum. O gidenler, “Sen iyi bir insansın” diyordu.
Ve hiçbiri de aslında; iyi insan sevmiyordu.
Kariyer yapmak harika! Ama soğuk gecelerde kariyerinize sarılıp yatamazsınız.
Ben sana mecburum bilemezsin, adını mıh gibi tutuyorum aklımda İçimi seninle ısıtıyorum bir yaşamak düşünsem “sus” deyip adınla başlıyorum.
Üstüne seviyorum yazdığım bir kâğıttan, sandal yapıyor, dereye bırakıyorum. İster yüzsün, ister batsın, ister bir çalıya takılsın o kağıt sandal, hep derenin bir yerinde olacak biliyorum.
Utanırım, söyleyemem yaşadığım yalnızlığı, kelimeler yetmiyor ki, bu mu sevda dedikleri.
Rüyalarını gül yapraklarıyla yatağını papatyalarla süsledim, üzerini sevgiyle örtüp tüm kâbusları aldım ki en güzel rüyaları sen göresin.
Kalem olsa dünyadaki bütün ağaçlar ve bütün denizler mürekkep olsa senin şiirini yazamam yine de.
Çıkarsız sevdim seni, üşürken ısınmaya hasret gecelerde.
Yalansız sevdim seni, ölüme esen sabah yellerinde….
Tek kişilik miydi ki bu şehir, sen gidince bomboş kaldı.
Sen benim yaşama sebebimsin, benim son nefesimsin, sebepsiz gözyaşlarım, kurduğum tek hayalimsin sen benim cennetimsin.
Bazen öyle biri gelir ki, bütün gidenlere teşekkür edersin.
Ah benim sevdasında bencil; ama yüreğinde sağlam sevdiğim.
Aklıma gelişini seveyim, ne güzel darma duman ediyorsun beni.
Sahi neydi o kural! Sevince mi kaybediyorduk? Kaybedince mi seviyorduk….
Bir isteğim var sadece senden, onun kokusunu al getir, onu saçlarını al getir, hatta mümkünse onu al getir bana rüzgâr.
Varsın iki göz odalı bir evimiz olmasın, yeter ki senin iki gözün bende olsun….
Hadi gel tut hadi gel tut ellerimi! Benimle yan! Benimle meydan oku her çaresizliğe!
Benimle uyu benimle uyan. Birlikte varalım nice yıllara….
Gitmekle gidilmiyor ki…. Gitmekle gitmiş olamazsın; gönlün kalır, aklın kalır, anıların kalır.
Dava; Bir aşk hikâyesi, Davacı; Yalnızlık, Davalı; Ayrılık, Şahit; Yeminler, Suçlu; Sevgilim, Ceza; Sonsuza dek seveceğim.
Kimse kimseyi unutmuyor ama asla karşı tarafın istediği biçimde hatırlamıyor.
Anlamını yitirdi de her şey, sadece sevgiler ve sevdiklerimizden ayrılmak hala neden acıtır insanın içini.
Sadece yanında olmak bile, bu dünyada başıma gelen en güzel şeydi.
Seni niye mi seviyorum geçmişin içinde kaybolmuş beni yeniden hayata döndürdüğün için çok ama çok seviyorum.
Kurbağayı koltuğa oturtsan yine çamura atlar.
Hayatın en güzel anı her şeyden vazgeçtiğiniz zaman sizi hayata bağlayan biri olduğunu düşündüğünüz andır.
Sevgili binlerce insan arasından gönül gözüyle görüp ayrı bir kimlik verdiğimizdi her sözü büyü olan, dokunduğu her şeyi kutsallaştıran muhteşem insandı.
Sadece sevin ama sadece sevin, hiç bir şey beklemeden sevin, hem de umarsızca sevin. Sadece sevsek ama sadece sevsek, hiçbir şey beklemeden sevsek, hem de umarsızca sevsek ne kaybederiz.
Bulutlara yükledim özlemimi; şimşeklerle çaktırdım sevgimi; yağmurlar yağdırdım gözyaşlarımla; küçük melekler gönderdim seni öpmeye geldiler mi?
Ben asla ağlamam deyip her gece yatağa yattığında aklına o gelip gözünden iki damla yaş süzülüyorsa eğer utançla işte o zaman âşıksın demektir.
Kar tanesi eriyip dudaklarına indiğinde ve o bir damlanın serinliğini biriyle paylaşmak istediğinde yüzünü rüzgâra dön yeter. Ben o rüzgârda olacağım.
Seni ne kadar sevdiğimi anlamak istiyorsan; yağan her yağmur damlasını yakalamaya çalış. Yakalayamadığın her yağmur damlası seni ne kadar sevdiğimin ispatıdır.
Güneşin ilk ışıkları gününü aydınlattığında ve içinde doğan nedensiz sevinci biriyle paylaşmak istediğinde, pencereni aç yeter. Ben o tatlı sessizlikte seninleyim!
Gökyüzünde bir yıldız seç büyük ve parlak olsun yanında bir yıldız daha seç büyük ve parlak olması önemli değil senin yanında olsun yeter.
Eğer onun için her şeyi göze alıyorsan, onu her an düşünüyorsan, onun için ağlıyorsan senin için tekse senin için her şeyden değerliyse, onun bir gülmesi senin için dünyalar demekse.
Siz âşıksınız.
Azıcık vicdanın varsa, azıcık kalbinde sevgiye yer, şu garibe acı ne olur, beni birazcık sev.
Ölüm gelir başım üstüne, çekerim bin dert dert üstüne, dayanırım inan her şeye ama sensiz olamam.
Ömür dediğin gelip geçiyor da kalan sadece sevgidir, sevgi.
Eğer sevdiğin seni terk etmişse onu kendi haline bırak eğer sana dönerse zaten senindir, sana dönmezse zaten hiçbir zaman senin olmamıştır.
Gökyüzünde bir yıldız seç büyük ve parlak olsun yanında bir yıldız daha seç büyük ve parlak olması önemli değil senin yanında olsun yeter.
Gönlümü sana verdim zalim sevgili, al tepe tepe kullan.
Kurnaz insanlar, okumayı küçümserler, basit insanlar ona hayran olurlar akıllı insanlar ise ondan faydalanırlar.
Seni bir goncayken sevdim, şimdi gül oldun, seni bir yağmur damlasıyken sevdim şimdi göl oldun, ben mi? ben bu çöldeyim şimdi, sende serabım hiç dokunamadığım.
Zaman geçtikçe daha çok bağlanıyorum sana, bir gün bir yerde bir şekilde yollarımızın ayrılacağını bilsem de, nerede olduğunu öğrenmesem de, yaşayacaksın hep içimde.
Gün bir gün sevdalanmış geceye, gecede yakamoz düşürmüş denize, o günden bugüne geceyle gündüz ayrılmaz olmuş, ta ki güneş tutulup, gölge düşürene dek sevdalarına.
Sen her zaman nerede olursam olayım, ne düşünürsem düşünüyüm her an kalbimdesin, seni ne kadar sevdiğimi kelimeler ile anlatamam, ama şunu bil seni seviyorum.
llık bir rüzgâr esti, nereden geldi bilmiyorum. Nereye gidiyorsun diye sordum özlenen her şeye dedi o an aklıma sen geldin çünkü özlenen bir tek sendin.
Benim şiirlerim çay kokar, düşlerim sade sen. Demlikte nefesin, bardakta gamzen.
Öyle bir gel demelisin ki, mesafeler anlamını yitirmeli.
Aşk davaya benzer, cefa çekmek de şahide. Şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki!
Başını göğsüme yasladığında tek bir düşmanım vardır; geçip giden zaman.
Bugün dünyayı istediğin renge boya, bu rengi insanlara tüm sevginle dağıt, kendini sevginin bir rengi diye tanıt, çünkü senin varlığın sevgiye en güzel kanıt.
Giden gitmiş, hüznü ayaklandırmak boşuna.
Yaprak döken gençliğimin satır aralarında altı kırmızıyla çizilmiş ve tırnak içine alınmış suskunluğumun baş harflerisin.
Aşkımıza nokta koyma; sana bir kucak dolusu virgül getirdim!
Seni düşünür, seni özlerim, sevgilerin özlemlerin derinliğinde ne olur kir şeytanin bacağını birken beni hatırla, bir sonbahar serinliğinde.
Sevgiliyi aylarca göremeyen aşığa, sevgili için akan gözyaşı bile güzeldir.
Sen bazen en zifiri karanlık gecemin güneşi, sen bazen yaşanacak hayatin cesaret verecek mutluluk yani, sen bazen ve her zaman sevgimin tek nedeni.
Gülerek başlayan sevgimiz birlikte ölerek devam etsin aşkım benim.
Biz birbirimize dönmüş iki ayna gibiyiz.İçimizde binlerce olsa da görüntümüz biz sadece birbirimizi görürüz.
Kalbinin güzelliği yeter bana görsel güzellik kalsın arkada.
Rüyaların en güzelini görürken Allah’ın seni koruması için gönderdiği meleğin kanatları öyle büyük olsun ki; en masum anında sana kimseler zarar veremesin.
Seninle her rengin anlamına varıyorum bebeğim dünyamı renklendiren sevgilim.
Önce düştüğümde kalkmayı, sonra aleve dokunduğumda acıyı, sevmeyi öğrendim, sevilmeyi, her şeyi öğrendim de yalnız seni unutmayı öğrenemedim.
Dünyan öyle bir kararsın ki, seni aydınlatan tek ışık gözlerim olsun.
Bir gün bir rüzgâr eserse oralara. Benim sana olan sevgimi fısıldarsa kulağına unutma sende bana bir tutam sevgi yolla.
Kör oldu gözlerim sayende görmüyorum kimseyi bu âlemde seviyorum seni delice.
Sarı giyer güneş olursun, mavi giyer deniz olursun, siyah giyer matem olursun, kim bilir belki bir gün, beyaz giyer benim olursun.
Eğer beni bu sokakta, bu semtte, bu şehirde bulamazsan sevgilim bil ki ben, gözlerinin daldığı yerdeyim.
Güneşi seviyorum diyorsun güneş açınca gölgeye kaçıyorsun.
Yağmuru seviyorum diyorsun yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun.
Korkuyorum sevgilim çünkü beni de sevdiğini söylüyorsun!
Kır kalemin ucunu. Bundan sonraki yolculuğumuz aşk yolculuğudur.
Aşkı kalem yazmaz ki kitaplarda bulasın.
Aşık olduğun zaman ilk görüşte değil, her görüşte aşık olacaksın….
Yüreğim hafif ıslaktır benim kuytu köşelerde ağlamaktan ve rengi hafif uçuktur kurusun diye kaç kez güneşe asmaktan.
Aşktın sen, gidişinden bildim seni….
Tabaklarda kalan son kırıntılar gibiydi sana olan sevgim.
Sen beni hep bıraktın; bense hep arkandan ağladım.
Allah’ım bana bir yol göster, ona çıksın….
Birinin gözlerine bakmak, onun rüyalarına girmeyi göze almak demektir.
Sevmeye kabiliyetin yoksa o gözlere bakmayacaksın.
Bir şiir yaz bana içinde alabildiğince mutluluk olsun ayın gölgesinde unutulan sevgi tohumlarıyla yeşere dursun veya bir şarkı söyle özlemimdeki sevgiliyi anlatsın yağan yağmurlarla ıslanan bedenimi parlayan gözleriyle kurulasın.
Etiketler : Etkileyici Mesajlar, Etkileyici Mesaj Sevgilime Etkileyici Sözler Sevgilime Etkileyici Sözler, Sevgiliye Etkileyici Sözler, Sevgiliye Etkileyici Laflar, Sevgiliye Etkileyici Mesajlar, Sevgiliye Etkileyici Şiirler, Sevgiliye Etkileyici Kelimeler, Sevgiliye Etkileyici Kısa Sözler, Sevgiliye Etkileyici Facebook Sözleri, Sevgiliye Etkileyici Aşk Sözleri
← Bilgi Paylaştıkça Güzel Dir Paylaşır Mısınız →
Sosyete Travel ~ Sosyete Sözler ~ Sosyete Trend
← Bilgi Paylaştıkça Güzel Dir Paylaşır Mısınız →
Sosyete Travel ~ Sosyete Sözler ~ Sosyete Trend
Yorum Gönder
Bilgi Paylaştıkça Güzel Dir, Paylaşır Mısınız ?
Sayfamızı Değerlendirin